Lavrov’dan Ankara’ya Ukrayna sitemi

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Türkiye’nin Rusya ile Ukrayna ortasında arabuluculuk rolü üstlenme isteğini değerlendirirken, “Türk silahları Rus askerleri ve sivilleri öldürmek için kullanılıyor” kelamlarıyla Ankara-Kiev ortasındaki askeri işbirliğinden duydukları rahatsızlığa işaret etti.

Sergey Lavrov, Hürriyet gazetesine yaptığı açıklamada Türkiye’nin Ukrayna krizinin tahliline yönelik gayretlerini takdir ettiklerini söylemekle birlikte, mevcut gelişmeler nedeniyle Türkiye de dahil rastgele bir ülkenin arabuluculuk uğraşlarının muvaffakiyete ulaşmasının “pek mümkün görünmediğini” kaydetti, ayrıyeten Ankara-Kiev ortasındaki askeri ve teknik işbirliğinden duydukları rahatsızlığı lisana getirdi.

Lavrov, “Türk silahları, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri tarafından Rus askeri işçisini ve sivil vatandaşları öldürmek için kullanılıyor. Türk idaresinin arabuluculuk hizmetleri sağlamaya hazır olduğuna ait açıklamaları göz önüne alındığında, bu durumun şaşkınlık yaratmaması mümkün değildir” dedi.

BRICS’e üyelik talebine imalı yanıt

Rusya Dışişleri Bakanı’nın Türkiye’nin BRICS’e üyelik talebine ait değerlendirmeleri de dikkat çekti.

Sergey Lavrov, Türkiye’nin gösterdiği ilgiyi memnuniyetle karşıladıklarını tabir etmekle birlikte, “BRICS’in, çok taraflı prensipleri güçlendirmeye odaklanan, hâkim bir dış siyaset izleyen ve tek taraflı yaptırımlara katılmayan ülkeler başta olmak üzere Global Çoğunluk ülkeleriyle bağlarını genişletmesinden yanayız” dedi.

Lavrov’un “egemen bir dış politika” ve “tek taraflı yaptırımlara katılmayan ülkeler” vurgusu yapması dikkat çekti. Türkiye NATO üyesi ve bilhassa son devirde Batılı müttefiklerinin Rusya’yı gaye alan yaptırımlara uymaya başladığı belirtiliyor.

Rus bakan da zaten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya ile Sinop’da nükleer santral için adımlar atılabileceği açıklamasını değerlendirirken yaptırımlar kaynaklı problemlere dikkat çekti.

Türk hükümetinin, bu santralin inşaat projesinin nasıl, hangi temelde ve kimin katkılarıyla gerçekleştirileceğine karar vermesi gerektiğini söyleyen Lavrov, “ABD, Rusya ile ticaret yapmaya ilgi duyan yabancı ortakların imkânlarını kısıtlamaya çalışıyor. Ne yazık ki Türkiye de bir istisna değil. Pratik işbirliğimizin perspektifleri, uzmanların yakın gelecekte karşılıklı olarak kabul edilebilir tahliller bulup bulamayacağına bağlıdır” dedi.

Lavrov’dan Erdoğan’ın dayanak talebine yanıt

Bu ortada Lavrov, Ankara’nın teşebbüsleri üzerine Türkiye ile Suriye ortasında başlatılan lakin ilerleme kaydedilemeyen “normalleşme sürecine” ait de açıklamalarda bulundu.

Suriye’de sürdürülebilir istikrar ve Ortadoğu’da güvenliğin güçlendirilmesi bakımında Ankara ile Şam ortasındaki olağanlaşmaya değer verdiklerini ve iki taraf ortasındaki ihtilafların ortadan kaldırılması için gayret sarf ettiklerini anlatan Lavrov, “Şam ve Ankara’nın durumlarında ortaya çıkan görüş ayrılıkları müzakere sürecinin duraklamasına neden oldu” dedi.

Her iki başkentte diyaloğun yine başlatılmasına önemli ilgi duyulduğuna dair sinyaller geldiği takdirde müzakere sürecinin tekrar başlatılmasını faal bir formda teşvik edeceklerini söyleyen Sergey Lavrov, müzakerelerin çıkmaza girmesine yol açan görüş ayrılıklarını şu tabirlerle aktardı:

“Suriye hükümeti, öncelikle Türk askeri birliklerinin Suriye Arap Cumhuriyeti topraklarından çekilmesi konusuna netlik kazandırılması gerektiğinde ısrar ediyor. Türkiye, prensip olarak Suriye’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne olan bağlılığını teyit ediyor fakat birliklerin çekilmesi konusunu daha sonra ele almayı teklif ediyor.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kazan’da görüştüğü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den, Suriye Devlet Lideri Beşar Esad’ın ikna edilmesi için dayanak talep ettiğini açıklamıştı.

“Bölgemiz bir ateş çemberine dönmüş durumda ve her geçen gün maalesef bu çember daralıyor. Suriye idaresinin Türkiye ile samimi ve gerçekçi bir olağanlaşmanın kendilerine sağlayacağı yararları anlayarak adımlarını ona nazaran atması temel beklentimizdir” kelamlarını kaydeden Erdoğan, “Sayın Putin’e, Beşar Esad’ın bizim davetimize vereceği yanıtın temini noktasında bir adım atması davetimiz oldu. Sayın Putin, Esad’a bu adımı atması için rastgele bir davette bulunur mu? Onu da vakte bırakıyoruz” demişti.

Reuters, DW/ DA, EC

DW Türkçe’ye sansürsüz nasıl erişebilirim?